Eski ve yeni alfabeleri araştırarak inceleyen bilim dalı, paleografyadır. Birçok değişik sosyal bilim içinde kullanılır. Çalışma alanı çok geniştir. Birçok uygarlığın ortaya koymuş olduğu her türlü belge, yazı ve benzeri dokümanlar, bu bilim dalının ilgi alanı içine girmektedir. Son derece değişik bilgiler vermesi açısından sosyal bilimler içinde çok özel bir yeri vardır. Yazı denildiği zaman akla gelen ilk bilim olan paleografya, birçok farklı dilde uzmanlık gerektirmektedir.
Paleografya Biliminin Önemi Nedir?
Paleografya bilimi ile tarih iç içedir. Bunun yanı sıra birçok değişik sosyal bilim daha alfabeleri araştıran yöntem ile beraber çalışır. İnsanlığın sahip olduğu geçmişe baktığımız zaman birçok değişik yazı ve resmin süreç içinde ortaya çıkarıldığını görmekteyiz. Bunların bir kısmı günümüze kadar ulaşmıştır. Önemli olan ise eserlerin ne anlama geldiğini bilmektir. Böylelikle geleceğe bir ışık tutmak, geçmişten ders almak mümkün olacaktır. Bu açıdan bakıldığı zaman paleografya çok büyük bir sorumluluk almıştır.
Paleografya Ne Tür Yazıları İnceler?
Paleografya yazı çeşitleri konusunda bir ayrıma gitmez. Böyle bir lüksü yoktur. Geçmişten koparak günümüze kadar ulaşmış olan tüm yazılar hakkında bilgi sahibi olmak zorundadır. Eski Mısır yazıları buna bir örnektir. Ayrıca ilk alfabe olarak tanımlanan ve harf yazısı kavramını literatüre sokan Fenike abecesi de bu bilim dalının sınırları içinde bulunur. Bizim eski tarihimizin bir parçası olan Göktürk ve Uygur alfabesi, bu bilim sayesinde tanımlanmış ve açıklığa kavuşmuştur. Bundan dolayı ilgili yöntemin; ne kadar hayati olduğunu ifade edebiliriz.
Paleografyada İzlenecek Yol Nasıldır?
Paleografya biliminde izlenmesi gereken bir yol söz konusudur. Daha önce varlığı ortaya çıkarılan bir takım kitabe ve yazıtların incelenmesinde yardımcı bilim dalıdır. Her ne kadar bu konuda Epigrafi gibi bir bilim olsa da, paleografyadan faydalanılmaktadır. Yazıtların ve yazıların tam olarak ne anlatmak istediklerine bu bilim dalı cevap vermektedir. Eserlerin yazılmış olduğu zaman dilimi de bu bilimin ilgi alanı içine girmektedir. Bu açıdan bakıldığı zaman geçmiş ile günümüz arasında tam bir köprü görevi görmektedir.